Dolar 34,4208
Euro 36,3735
Altın 2.836,84
BİST 9.490,03
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 12°C
Çok Bulutlu
İstanbul
12°C
Çok Bulutlu
Cts 14°C
Paz 14°C
Pts 15°C
Sal 17°C

Eski Ramazanları özleten en güzel gelenekler!

İftar davetlerinden sahurda herkesi uyandıran davulcuya kadar Ramazan ayı kendine has pek çok geleneğe sahip. ‘Nerede o eski Ramazanlar …

Eski Ramazanları özleten en güzel gelenekler!
2 Nisan 2022 02:42

İftar davetlerinden sahurda herkesi uyandıran davulcuya kadar Ramazan ayı kendine has pek çok geleneğe sahip. ‘Nerede o eski Ramazanlar’ dedirten, büyüklerimizin özlemle andığı bazı gelenekler ise kimi şehirlerimizde hala yaşatılmaya devam ediyor. Türkiye’nin Lider Seyahat Sitesi Enuygun, unutulmaya yüz tutmuş olsa da hâlâ yerine getirilmeye devam edilen Ramazan geleneklerini derledi.

Ülkemizin her bir köşesi Ramazan ayında birbirinden özel lezzetlere ve geleneklere ev sahipliği yapıyor. Aile büyüklerinin sık sık özlemle andığı eski Ramazan gelenekleri ise pek çok şehirde yaşatılmaya devam ediyor. Türkiye’nin Lider Seyahat Sitesi Enuygun, özlemle anılan, birlik ve beraberliğin en güzel örneklerini sunan eski Ramazan geleneklerini paylaştı.

Kilis’te Ramazan keşkek ile başlıyor

Kilis’te Ramazanın ilk günü tüm evlerde iftar için keşkek pişiriliyor. Keşkekte dövme adıyla da bilinen buğday kullanılıyor. Kilis halkı, keşkek yapılırken kullanılan bu dövme buğdayın midelerinde Allah’ı zikreden bir tespih görevi gördüğüne inanıyor. Bu nedenle de her yıl Ramazan ayının ilk orucunu keşkek ile açıyorlar.

Kilis’te Ramazan Bayramından 15 gün önce misafirler için kahke ve gerebiç hazırlamak da bir gelenek.

Ramazanda çayın yanına kahke

Dünyaca ünlü gastronomi şehri Gaziantep, Ramazanda kahke geleneğini devam ettiriyor. Şehirde her evde Ramazan ayında çayın yanına eşlik eden kahkeler yapılıyor. Sahur için de özel hazırlıkların yapıldığı Gaziantep’te kadınların toplaşıp yoğurdukları çiğ köfte ve Firik pilavı da sahurda komşulara dağıtılan geleneksel lezzetlerden… Ramazan ayının son günlerine doğru da kadınlar yine bir araya gelerek yuvalama yapıyorlar. Günümüzde kadınlar yuvalamayı kendileri yapmasalar da restoranlardan satın alarak bu lezzetli geleneği devam ettiriyorlar. Siz de bir Gaziantep uçak bileti alarak ülkemizin gastronomi başkentindeki bu Ramazan geleneklerini keşfedebilirsiniz.

Sahur sofralarının baş tacı Külünçe

Külünçe, Şanlıurfa’da Ramazan ayına özel yapılan baharatlı bir hamur işi. Nohut mayasıyla yapılan bu simidin hamurunu hazırlayan kadınlar genelde taş ocaklarda pişmesi için fırınlara gönderiyorlar. İftardan sonra çay eşliğinde yenilen bu simit, sahur sofralarının da baş tacı. Günümüzde külünçe yine fırınlarda yapılıyor ve kilolarca satılıyor. Misafirlerine bu lezzeti sunmak isteyen Şanlıurfalılar da fırınların yolunu tutuyor.

Amasya Kalesi’nde bando konseri

Eski Ramazan gelenekleri sadece yeme içmeyle de sınırlı değil. Amasya’da geçmişi 1860’lı yıllara dayanan bir bando geleneği var. Bu gelenek belediye bandosuyla günümüzde de hâlâ devam ediyor. Amasya Belediyesi’nin bandosu iftardan 1 saat önce şehirde tur atmaya başlıyor. Attıkları turun son durağı ise Harşena Dağı’nda bulunan Amasya Kalesi. Kalede devam eden konserde hem yöre türküleri icra ediliyor hem de birlik ve beraberliğin en güzel hâli yaşanıyor.

Bafra’da evin büyükleri torunlarıyla birlikte sokağa çıkıyor

İftar sofralarını pidelerin şenlendirdiği Bafra’da yeni jenerasyona Ramazan ayının değerlerinin kazandırıldığı Sele Sepet geleneği devam ediyor. Ramazan ayının 14. gününü 15. gününe bağlayan gece, çocuklar Sele Sepet diye adlandırılan fenerlerle sokağa dökülerek “Sele sepet top kandil, aç kapıyı ben geldim. Ayda yılda bir kere, kapınıza ben geldim” gibi maniler söylüyorlar. Günümüzde de devam ettirilen bu geleneğin bir diğer güzel yanı da çocukluklarında kapı kapı dolaşan dedeler ve büyükannelerin torunlarıyla birlikte sokağa çıkması.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.