KALDER 31. Kalite Kongresi Kocaeli’de

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Türkiye Kalite Derneği (KALDER) tarafından düzenlenen 31. Kalite Kongresine katıldı.

KOCAELİ (İGFA) – Türkiye Kalite Derneği (KALDER) tarafından düzenlenen 31. Kalite Kongresi, “Riskin Ötesi: Bilim, Sektör ve Toplumda Adalet” temasıyla Kocaeli Kongre Merkezi’nde başladı.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde ve Kocaeli Sanayi Odası (KSO) katkılarıyla gerçekleştirilen kongrenin açılışına Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, KALDER Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Bayraktar, KSO Başkanı Ayhan Zeytinoğlu ve bilim, akademi ve iş dünyasının önde gelen temsilcileri yer aldı.

BAŞKAN BÜYÜKAKIN KONUŞMA YAPTI

31. Kalite Kongresi, “Riskin Ötesi: Bilim, Sektör ve Toplumda Adalet” temasıyla gerçekleştirilen kongrede Başkan Büyükakın “Riskin Ötesi: Bilim, Sektör ve Toplumda Adalet” teması üzerine bir konuşma yaptı. KALDER yönetimini ve katılımcılara teşekkür ederek konuşmalarına başlayan Başkan Büyükakın, “Kocaeli’nde böyle büyük bir etkinliğin gerçekleşmesi şehrimiz adına çok kıymetli’’ dedi. Kongrenin ana temasını oluşturan riskin ötesine geçmek konusunda uzun yıllar boyunca akademik çalışmalar gerçekleştirdiğini belirten Başkan Büyükakın, sözlerine şöyle devam etti; “Dünya Ekonomik Formu tarafından hazırlanan raporlarda gelecek 10 yıldaki risklerin başında ilk üç sırasında iklim, ekstrem hava olayları ve biyoçeşitlilik kayıpları yer alıyordu. Pandemi ile birlikte bu sıralama tamamen değişti ve sosyal uyum birinci sıraya yerleşti. Buna karşın olumlu raporlar da var ama ilk 10 sıraya baktığımızda ekonomi ile ilgili gelişmeler sonlarda yer alıyor. İnsanların ekonomik ihtiyaçları ikinci plana düştü. Bilime karşı duruş, dijital tepki gibi konular ise oldukça önem kazandı.”

Başkan Büyükakın konuşmasında dünyadaki risklere de değindi. 

Çevresel risklerin, riskler haritasının en üstünde yer aldığına da vurgu yapan Başkan Büyükakın, “Geçmiş yüzyıla ait, geçmiş iki yüzyıla ait gerçeklikten hareketle inşa edilen sosyal bilimin ve teknokratik yaklaşımların eksikliklerini de fark etmemiz gerektiğini unutmamalıyız. Bilgiden değil, daha çok bilgelikten esinlenen bir yaklaşımla, sadece üretimde kalitenin değil, topyekûn toplumsal dayanışmanın, gelirdeki paylaşım adaletinin de olduğu, hukukun sadece hukuk olmadığı, adalet olabilmesi için hukukun, ahlakla da vicdanla da beraber düşünülmesi gerektiği gibi bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini, riski konuşurken, riskin ötesini konuşurken, aslında riskin ötesindeki tüm bu değerleri konuşmamız gerektiğini hatırlatmak isterim” ifadesini kullandı.